Translate

29 Ağustos 2016 Pazartesi

HELİKOPTER PARA NEDİR?

Krizlerin etkisi azaltmak ve piyasaları canlandırmak için şimdi de bireylerin hesabına doğrudan para yatırma gibi bir uygulama çeşitli ülkelerin gündemlerinde…












Dünya ekonomisinin içinde bulunduğu kırılgan büyüme ve düşük enflasyon ortamında artan küresel resesyon korkularıyla baş etmek için önerilen politikalardan birisi de “Helikopter para" uygulamasıdır. "Cennetten gelecek paralar” olarak da bilinen uygulamayla devlet para basarak doğrudan hane halkına/tüketicilere dağıtıyor. Bu uygulama ile insanların para harcamasını sağlamak, talebi, üretimi ve istihdamı artırmak hedefleniyor.
18. yüzyılda filozof David Hume “bir peri gelse ve herkesin cebindeki parayı iki kat artırsa ne olur?” sorusunu sormuş ve aslında kimsenin daha zengin olmayacağı çünkü fiyatların da ikiye katlanacağı sonucuna varmıştı. Bu düşünce 1969’da Nobel ödüllü Milton Friedman tarafından tekrar gündeme getirildi. Ancak bu kez parayı dağıtan peri değil bir helikopterdi. Milton şöyle diyordu: “Bir helkopter geldiğini ve gökten 1.000 dolarlık banknotlar saçmaya başladığını farz edin.” Friedman, insanların bu nakdi ellerinde tutmak istemeyeceğini ve harcayacağını düşünüyordu. Bunun sonucunda harcamalar artacak ve fiyatlar da artacaktı. Bu uygulamanın merkez bankalarının enflasyon oluşturmak için kullanacağı bir yöntem olabileceği düşünülüyor. Bilindiği üzere ekonominin nefes alması, fiyatların dengelenmesi ve çarkın dönmesi için ılımlı enflasyona ihtiyaç var. Genelde bu oran % 2,3 civarında kabul ediliyor. Enflasyon % 10’un üzerine çıkarsa tehlike başlıyor. Görüldüğü üzere bazı ülkeler enflasyon oluşturmaya çalışıyor, bazıları da enflasyonla mücadele ediyor.
Sıfır faiz politikası ve negatif faiz uygulamaları artık merkez bankalarının istediği sonucu elde etmelerine yetmiyor. Negatif faiz oluşumunun bankaların zarar etmesine yol açtığı, sıfır faiz uygulamasının ise ekonomileri yeterince canlandırmaması sebebiyle, Nobelli Milton Friedman tarafından ortaya atılan ‘helikopterle para dağıtmak’ yani bir başka deyişle insanların para harcamasını sağlayacak teşvikler vermek gündemde. Merkez bankalarının paranın önündeki tüm engelleri kaldırması, sonraki adımda ise mali genişleme, doğrudan para desteği şeklinde yani bir başka deyişle “helikopterle para dağıtmanın” resesyonu engelleyeceği belirtiliyor. Küresel ekonomi sert bir şekilde yavaşladığı için bu tip politikalara gerek duyulduğu savunuluyor.
Krizlerin etkisi azaltmak ve piyasaları canlandırmak için şimdi de bireylerin hesabına doğrudan para yatırma gibi bir uygulama çeşitli ülkelerin gündemlerinde.
İşte bu ülkelerin tezlerine göre sistem;
-Altyapı tahvilleri çıkarılması,
-Konut gibi alımlarının kolaylaştırılması,
-İnsanların cebine doğrudan para konulması,
-Herkese belli bir aylık ödeme yapılması,
- Vergi indirimi,
-Ücretlerin artırılması ve böylelikle harcamalarda artış sağlanması, şeklinde yöntemlere bağlı işleyecek. Böylece harcamalar artacak fiyatlarda artacağından enflasyon da istenilen seviyede kontrollü bir şekilde yükselecek. Durgunluktan çıkılacak.
İktisat politikaları geleneksel olarak para ve maliye politikaları şeklinde ikiye ayrılmaktadır. Helikopter para içinse hem para hem de maliye politikalarının bir arada yürütülmesi gerekmektedir. Söz konusu politikanın uygulanabilmesi için para politikasını kontrol eden merkez bankası ile maliye politikasını kontrol eden hükümet işbirliği içerisinde olması gerekiyor.
Karşıt görüştekiler ise, para dağıtmanın aşırı enflasyon tehlikesi oluşturacağı ve kamu borçlarını şişireceği, merkez bankalarının bağımsızlıkları ve güvenilirliklerine zarar geleceğini belirtiyorlar. Helikopter para uygulamasının merkez bankalarının bilançolarında büyük delikler oluşturabileceği, hane halkının harcama yapmayı tercih etmemesi riskinin de olduğuna dikkat çekiyorlar.
Bu yazı habergzt.com.'da yayımlanmış olup 8434 defa okunmuştur .

ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLERİN PETROLE ETKİSİ

Her şeye rağmen yakın gelecekte petrol yakıtlı araçların pazar payının önemli bir kısmına elektrikli araç sektörü sahip olacak… İlk el...