Translate

5 Aralık 2016 Pazartesi

YASTIK ALTINDA MİLYARLARCA DOLAR’LIK KAYNAK

Altın, döviz ve TL olarak âtıl bekletilen kaynak 211,5 Milyar Dolar, bunun yarısının bile Türk ekonomisine kazandırılması ekonomide bahar havası estirmeye yetecek 









Zor günleri için “yastık altında” tutma alışkanlığı halkımızın geleneklerinde var. Özellikle altın ve döviz bir kenara konur, ya da saklanır. Kadınlarımız ise takı olarak kullanır. Olumsuzluk durumunda veyahut lazım olduğunda çıkarılır kullanılır. İşte buradaki incelik yastık altındaki miktar için saklanan sürede oluşuyor ve ekonomide işlem görmediği için kayıp olarak gözüküyor.
Dünya Altın Konseyine (WGC) göre 3.500 ton, İstanbul Altın Rafinesine (İAR) göre de 5000 ton Türkiye’de yastık altında altın var. İstanbul Altın Rafinesince tahmin edilen yastık altındaki 5 bin tona ulaşan altın stokunun bugünkü değeri; gramı=133 TL ve 1 Dolar=3,53 TL baz alınırsa 188 Milyar Dolar civarında. Altına nazaran dolardaki şok yükseliş yastık altındaki altının dolar bazındaki değerini düşürmüş gözüküyor. Diğer yandan Türk işçi döviz birikimlerinin Mark’tan Euro’ya geçiş döneminde 46 Milyar Euro civarında olduğu hatta Almanya'daki nakitten fazla olduğu Alman basınında iddia edilmiş ve bunun çoğunun yastık altında olduğu da vurgulamıştı, ancak bu iddia Türk uzmanlarca pek kabul görmemişti. Yine TOBB’ce yapılan açıklamada en az 20 Milyar Dolar yastık altında döviz bulunduğu belirtiliyor. Buna mukabil Bankalarda ise vatandaşın kayıtlı yaklaşık 150 Milyar Dolar dövizi bulunuyor. Nereden bakarsanız bakın toplam altın ve döviz olarak 208 Milyar Dolar’ın üstünde önemli bir kaynak yastık altında âtıl duruyor. Yine hiç gündeme getirilmeyen TL olarak milyarların yastık altında atıl bekletildiği de bir başka gerçek. Cüzdandaki nakitten ya da sirkülasyondaki paradan bahsedilmiyor, ihtiyati tedbir olarak âtıl bir kenarda bekletilen TL’den bahsediliyor. TCMB verilerine göre Ekim 2016 itibariyle 122.632.932.299 TL tedavüldeki para miktarı. Bunun iyimser tahminle %10’u yastık altında olduğunu varsayarsak 12,2 Milyar TL=3,5 Milyar Dolar ediyor. Yani Altın, döviz ve TL olarak âtıl bekletilen kaynak 211,5 Milyar Dolar, bunun yarısının bile Türk ekonomisine kazandırılması ekonomide bahar havası estirmeye yetecek olması karşımızda bir gerçek olarak duruyor. Yastık altı ile igili verilen rakamlar çeşitli kişi veya kuruluşlarca tahmin ediliyor, şunu da unutmamamız gerekiyor ki tahminlerde eldeki belirli verilere dayandırılarak yapılıyor.
Sisteme güvenmiyor insanımız. Geleceğini kendince garantiye almak için biriktiriyor. “Ak akçe kara gün için” diyor ve biriktiriyor. Ve kimseyle de bu birikimini paylaşmak istemiyor. Bu bir tasarruf ancak ülke ekonomisine fayda sağlamayan atıl bir tasarruf. Aile büyüklerinin çoğu kendi en yakınlarından bile birikimini saklıyor. Birikimini bankada tutmak yerine evinde ya da güvenli bulduğu yerde saklıyor. Acaba gençlerimizin çoğunda “har vurup harman savurur” ata sözünde anlatıldığı gibi “bulduğu zaman bilinçsiz harcama yapar”anlayışı büyüklerin birikimlerini gizlemelerinin sebebi olabilir mi? Aile içindeki bu tür güvensizlik yine eğitimsizlikten kaynaklanıyor. Diğer taraftan kadınların kollarını, boyunlarını süsleyen altın takılar, geleneksel tasarruf aracı olarak karşımıza çıkıyor. Ama evlerde saklanan bu altınlar ekonomiye hiçbir fayda sağlamıyor. Tasarrufunda ekonomik olması gerekiyor. Bu bağlamda tasarruf bilincini ve bağlantılı olarak elimizdeki ekonomik değerleri rantabl kullanma yetisini, çocuklukta vermemiz gerekiyor. Daha erken yaşlarda finansal okuryazarlık konusunda ki eğitimleri yaygınlaştırarak vermemiz kaçınılmaz gözüküyor.
İnsanlar bankalara veya finans kurumlarına neden güvenmez. Nereden buldun sorusuyla karşılaşmamak, veraset ve intikal vergisine veya diğer vergiler ile masraflara muhatap olmamak ya da dini inanç gereği bankaya bulaşınca faize de bulaşırım korkusu olabilir mi? Devlete bu konuda çok iş düşüyor. Mali kesimin gelişmesi için yastık altındaki birikimlerin sisteme kazandırılması, ekonomiye döndürülmesi gerekiyor. Bunu yaparken de insanların birikimlerine en küçük halel gelmeyeceğine dair gerekli güvenceleri vermekyasal düzenlemeleri yapmak ve daha kârlı olacağını göstermek özellikle de faize bulaşmak istemeyenlere çözüm üretmek gerekiyor. Yastık altındaki altın, döviz ve TL’ nin ekonomiye girmesi için yeni cazip yöntemler bulmak ve uygulamaya koymakta büyük fayda var. En önemlisi de bulunacak yöntemde birikimlerin devlet güvencesinde bulunması büyük önem atfediyor. 
Bu yazı habergzt.com'da yayımlanmış olup 9524 defa okunmuştur .


ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLERİN PETROLE ETKİSİ

Her şeye rağmen yakın gelecekte petrol yakıtlı araçların pazar payının önemli bir kısmına elektrikli araç sektörü sahip olacak… İlk el...