Kredi derecelendirmesi veya kredi değerlendirmesi, bir kişi, şirket veya hatta bir ülkenin kredi itibarının belirlenmesidir. Başka bir deyişle, Kredi derecelendirmesi; bir kişi, kurum veya ülkenin tüm finansal, ekonomik ve mali yükümlülüklerini zamanında ve eksiksiz yerine getirme kapasitesini belirleme, inceleme ve analizleri ifade ediyor. Bir devlet, finansal kuruluş, şirket veya ihraç edilen bir finansal varlık derecelendirmeye esas olabilir. Kredi değerlendirmesi, borç veren veya yatırımcı için, o borcun geri ödenme ihtimalini belirlemek için yapılır.
Kredi dereceleri büyük ölçüde borç yatırım araçlarından birine yatırım yapan yatırımcılar tarafından yatırımlarının kredi değerliliğini ölçme sürecinde kullanılır. Kolay anlaşılması için sembollerle ifade edilmektedir.(AAA-BB gibi) Tahvil ihraç etmek isteyen borçlu için kredi derecelendirme bir zorunluluktur. Kredi dereceleri şirketlerin ve hükumetlerin sermaye piyasalarından fon bulabilmelerinde önemli rol oynarlar. Bankadan kredi kullanmak yerine tahvil ihraç etmek suretiyle doğrudan yatırımcılardan borç almak isteyen devletler ve şirketler kredi dereceleri sayesinde bu ihraçlarına talepte bulunan yatırımcılara kendi kredi değerlilikleri hakkında bilgi sağlamış olur. Kredi derecelerinin varlığı sayesinde devletler ve belediyeler kamu projeleri için, şirketler büyüme ve araştırma-geliştirme faaliyetleri için piyasalardan fon sağlama imkanına kavuşurlar.
Yatırımcılar çoğunlukla yatırım kararı alırken ve finansal değerlerini yönetirken kredi riskini değerlemek ve farklı ihraççıları ve farklı borçları karşılaştırırlarken kredi derecelerini kullanır. Kredi dereceleri yatırımcılara aldıkları risk konusunda önemli bir bilgi kaynağı oluşturur. Derecelendirmeler, kredi riskini değerlendirme konusunda uzmanlaşmış kredi derecelendirme kuruluşları tarafından yapılır. Günümüzde çok sayıda kredi derecelendirme kuruluşu olmasına rağmen Moody’s, Standard & Poor’s ve Fitch Ratings sektörde öne çıkan kuruluşlardır. Bu üç büyük kredi derecelendirme kuruluşu piyasaları ve ülkeleri olumlu ya da olumsuz etkileyebilme gücüne de sahip, bu durum zaman zaman finans sektöründe sert eleştirilere neden oluyor.
Devletler büyüme sürecinde ihtiyaç duyduğu yabancı finansal sermayeyi çekmeye çalışırlar, yabancı sermayenin de, başka bir ülkede yatırım yapması için o ülkeye yönelik güven duyması gerekir. İşte bu güven ilişkisinin kurulabilmesi için, ülke ekonomilerinin borçlarını geri ödeyebilme kapasitelerine ilişkin yatırımcıların bilgi edinebileceği küresel göstergelere ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle, “kredi derecelendirme” önem kazanıyor. Bu konuda zorunluk yok. Ancak hiçbir şirket veya ülke yatırım konusunda risk almak istemediğinden yatırım yapılacak ülke veya şirketlerin değerlendirmeye tabi tutulmaları gayri ihtiyari oluyor. Artık kolay finansal kaynak bulmak için ülke ve şirketler kredi değerlendirmelerini kendileri yaptırıyor. Ülkelerin kredi derecelendirmesi, bir ülkedeki yatırım ortamının risk seviyesini ifade ediyor.
Kuruluşların derecelendirmelerde kredi riskinin göreceli seviyesine dair görüşleri genelde harfler yardımıyla (örneğin AAA’dan D’ye kadar) ifade ediliyor.
Standard & Poor’s, ülkelere yönelik kredi derecelendirme yönteminde temel belirleyici unsur olarak “politik ve ekonomik riskleri” kullanıyor. Ekonomik riskler ise, “Ekonomik yapı, demografik yapı, zenginlik ve ekonomik büyüme olanakları hususundaki risklerdir.”
Kredi derecelendirme kuruluşları, bir ülke ekonomisi için kredi notu verdikten sonra periyodik olarak düzenledikleri raporlarla ülke ekonomisi hakkında görüşlerini açıklarlar. Bu raporlarda ülkenin kısa dönem makro ekonomik durumuna ilişkin görünümler ilan ederler. Görünümler, 1-2 yıl içerisinde kredi notunun olası değişme yönünü belirtir. Bu görünümler, "pozitif", "durağan", "negatif", "gelişen" şeklinde olabilir ve notun yanına parantez içinde yazılır.
Kredi derecelendirmesi, bir ülkenin kredilendirilebilmesine dair bilgi veriyor ve uluslararası yatırımcıya yol gösteriyor. Derecelendirme kuruluşlarının ileriye dönük görüşleri, bir ülkede uzun veya kısa vadeli yatırım ve iş kararları vermekte olan yatırımcıları yönlendiriyor. Bu kuruluşların kredi notları, bir ülkeye yatırım yapacak sermaye için baraj niteliği taşıdığı için önemli. Bazı yabancı fonlar bir ülkeye yatırım yapacakları zaman kendi iç işleyişleri gereği o ülkenin kredi notuna dikkat ediyorlar. Genelde bu iç işleyişe göre bir ülkeye yatırım yapılabilmesi için kredi notunun en az BBB-/Baa3 (yatırım yapılabilir seviyesi) olması gerekiyor.
Bu yazı habergzt.com'da yayımlanmış olup 6958 defa okunmuştur .