Translate

29 Temmuz 2015 Çarşamba

EMEKLİLERİN TALEPLERİ SİYASİLERİN VAATLERİ İLE NE DERECEDE ÖRTÜŞÜYOR

Emeklilerin ağırlaşan piyasa şartları ve uygulamada ki farklılıklar sebebiyle haklı olarak talepleri var…

Sosyal Devlet; Ekonomik, sosyal, kültürel bakımdan, vatandaşın insanca yaşayabilmesi için gerekli olan tedbirleri alan, sosyal barış ve sosyal adaleti sağlamak amacıyla sosyal ve ekonomik hayata müdahaleyi gerekli gören devlettir. Görüleceği üzere Sosyal devlet,  insana yakışır asgari bir hayat düzeyi sağlamaya yönelik tedbirleri almakla mükelleftir.
Tüm devletler imkânları ölçüsünde emeklilerine kaynak ayırıyor. Türkiye için Anayasasının 65 maddesi de “Devlet, sosyal ve ekonomik alanlardaki Anayasayla belirlenmiş görevlerini,  bu görevlerin amaçlarına uygun öncelikleri gözeterek mali kaynaklarının yeterliliği ölçüsünde yerine getirir” diyerek sınırlama getirmiştir. Kaynak dağılımı siyasi tercih olup, ülkemizde emeklilere bütçeden ayrılan kaynak maalesef yetersiz görülüyor ve bu nedenle de emekliler günümüz ekonomik koşullarında yaşam savaşı veriyor. 
Her insan çalışma hayatının sonucunda rahat bir emeklilik ister,  bunun için çabalar durur. Şu ana kadar ülkemizde emekli olanlar için rahat emeklilik hayalden öteye gitmemiş, tam tersi bir durum realitede karşımıza çıkmıştır. Maalesef çalışırken hiçbir kimse emekli sorunlarına eğilmemekte, umursamamakta ya da destek vermemekte, sanki kendisi hiç emekli olmayacak gibi davranmakta, ancak emekli olunca kendisini de bu cenderenin içinde bulup gerçeklerle yüz yüze kalmaktadır. Tüm çalışanlar bir gün emekli olacaklarını unutmamalıdır. Emeklilerin feryadına SEÇİM DÖNEMLERİNDE siyasiler azda olsa yetişmektedir. Emeklilerin ağırlaşan piyasa şartları ve uygulamada ki farklılıklar sebebiyle haklı olarak talepleri var. Nitekim 7 Haziran Genel Seçimlerde tüm siyasi partiler emeklilerin taleplerine karşılık vaatlerde bulunmuşlar, adeta bu seçimlerde farklı olarak emekli sorunlarına odaklanmışlardır.
Bu çerçevede,
Emeklilerin Belli Başlı Talepleri;
·       2000 yılı ve sonrasında emekli olanların intibak sorununun çözülmesi,
·       Emeklilerin, çalışanlar gibi banka promosyonu alması,
·        Enflasyona endeksli zam alan SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin, memur emeklileri gibi toplu sözleşmeyle zamlarının belirlenmesi,
·        Emeklilere de aile yardımı yapılması,
·        Çalışan emeklilerden Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) kesintisinin kaldırılması,
·        Emeklilerin sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanması,
·        Kiracı olan emeklilere kira öder gibi ev sahibi olma imkânı sunulması,
·        Doğalgaz, su ve elektriğin indirimli kullanımının sağlanması,
·        Emeklilere toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanma imkânının getirilmesi,
·        Prim günü eksiği nedeniyle emekli olamayanlara borçlanma imkânı verilmesi,
olarak özetlenebilir.
Siyasi Partilerin Belli Başlı Vaatleri İse;
AKP’nin Vaatleri
·        Emekliler enflasyona ezdirilmedi, ezdirilmeyecek,
·        Maaşı 1000 liranın altında kalan emekliye 100 lira zam, 1000-1100 lira arasında olanınki 1100 liraya tamamlanacak, (seçimden önce yasalaştı yürürlüğe girdi)
·        SGDP’nin %15 den % 10’a indirilmesi, (seçimden önce yasalaştı yürürlüğe girdi)
·        Seçimden sonra emekli aylıklarında yeniden düzenleme yapılacağı son anda açıklandı (bir ayarlama yapılacak),
·        100 TL seyyanen zam alamayan emeklilere de 100 TL’nin verilmesi gündem de (ortalama bir maaş ikramiyeye denk geliyor deniyor),
·        Evi olmayan emeklilere ucuz konut sağlanacak, (bu konuda çalışmalar yapılıyor)
·        Promosyonla ilgili çalışma, (bankalarla görüşmeler sürüyor)
·        Emeklilere destek artırılacak (somut olarak destek konusunda ne yapılacağı açıklanmadı),
CHP’nin Vaatleri
·        En düşük emekli maaşı da 1500 TL olacak,
·        Emeklilere, her iki dini bayramda, birer maaş ikramiye verilecek,
Emekli maaşları ile çalışan maaşları arasındaki "uçurum" kapanacak,
·        Emekli maaşları, gıda fiyat artışına ve refah payı artışına bağlı olarak yükselecek,
·        Bakıma muhtaç emekliler ve yakınlarının sağlık, barınma ve beslenme ihtiyaçları karşılanacak,
·        Bankalar emeklilere, kamu çalışanları ile aynı oranda promosyon ödeyecek.
·        Emeklilere uygun fiyatla gezi ve tatil olanağı sağlanacak,
·        Emekliler arasındaki eşitsizliği giderecek adil bir intibak yasası çıkarılacak,
·        Emeklilikte yaşa takılanların sorunları çözülecek,
·        Emekliden alınan muayene ve katılım payı kalkacak,
·        Çalışan emeklilerden kesilen sosyal güvenlik destek primi kalkacak. 
MHP’nin Vaatleri
·        Mart ve Eylül aylarında bin 400'er lira olmak üzere yılda iki kez asgari ücret tutarında Emekli Destek Ödeneği hakkı tanınacak,
·        Emekli aylıklarında sosyal güvenlik destek primi kesilmeyecek,
·        En üst seviyeden emekli olanlara az, en alt seviyeden emekli olanlara yüksek zam yapılacak. 
·        Emeklilerin banka promosyonu alabilmelerinin önünü açılacak,
·        Sağlık hizmetinden alınan ek ücret ve katılım payı uygulamasına son verilecek,
·        Emekliler enflasyona ezdirilmeyecek, emekli aylığı zammı tüketim kalıplarına göre özel bir endeksle belirlenecek,
·        Emekli aylıkları arasındaki eşitsizlik giderilecek,
·        Emekli aylığı hesabındaki refah payı çoğaltılacak,
·        Emeklilikte yaşa ve prim gün sayısına takılanların mağduriyeti mutlaka giderilecek,
HDP’nin Vaatleri
·        Asgari ücretin neti 1800 liraya çıkarılacak, en düşük emekli maaşı da 1800 lira olacak,
·        Gelir endeksi tüm emekliler için de oluşturulacak ve endekse göre bir maaş düzenlemesi yapılacak,
·        Ev kadınları sosyal güvenlik sistemine alınıp, emeklilik hakkı getirilecek,
·       Emeklilerden hastane katkı payı alınmayacak.
Bu tespitlerden yola çıkarak emeklilerin talepleri siyasilerin bu vaatleri ile ne derecede örtüşüyor bunun muhasebesini yapıp tavsiyelerimizle birlikte kanaatimizi açıklayacak olursak;
Emeklilerin uzun yıllardır dile getirdikleri ve kamuoyu oluşturmaya çalıştıkları belli başlı konularda yukarıda açıkladığımız taleplerini sıraladılar. Bu taleplerine karşılık tüm siyasi partiler seçimlerden önce emekliler için çeşitli vaatlerde bulundular. Tabi ki bu vaatler emeklilerin taleplerinden yola çıkarak oluştu. Hala da gündemdeki yerini önemli ölçüde koruyor. Ve hemen hemen tüm siyasi partiler emeklilerin sorunlarını biliyor ve çözüm üretilmesi için getirilecek tekliflere karşı çıkmayacakları düşünülüyor.
2000 öncesi emeklilere 2013 yılında yapılan intibak düzenlemesi maalesef çözüm olmadı, sorunu katladı ve emekliler arasında dengesizliğe yol açtı. Bunun düzeltilmesi için 2000 sonrası emekliler mahkemeye gitti. Bu hususta iki dava açıldı. Aleyhte sonuçlanan davalar temyize gitti. Bu konuda Yargıtay’dan çıkacak kararlar merak konusu. Anayasa ya aykırı olduğu bilirkişi raporuyla da sabit olan intibakla ilgili yasa maddesinin iptali için konu Anayasa Mahkemesine taşınabilir. Ya da Siyasi Partiler bu konuda yeni bir düzenleme yapabilir, bu takdirde Mahkeme sonuçlarının beklenmesine gerek kalmadan adil bir düzenleme siyasilerce yapılmış olur.
1000 TL’nin altında emeklilere yapılan 100 TL seyyanen zamda maalesef emekliler arasında huzursuzluğa yol açtı. Fazla prim ödeyenler cezalandırılmış gibi oldu. İktidar kanadının bunun farkına varması ve seçimden sonra kapsamının tüm emeklilere yayılacağını ima eden açıklamalar yapması adalet yönünde atılmış bir adım olacak.
Muhalefet Partilerinin 2 maaş ikramiye vaadi emeklilerin kafasında yer edindi. İktidarda 100 TL seyyanen yapılan zammın emeklilerin maaşına yıllık 1200 TL ilave gelir etkisiyle ortalama emekli aylığına göre bir maaş ikramiye gibi olduğunu, zaten kendilerinin emekliye bu yolla ikramiye verdiklerini dillendirdi. Ancak tüm emeklileri kapsamadığı unutuldu ki sonradan tüm emeklilerin kapsama alınacağı belirtildi. Bu konuda orta yol olarak emeklilere bir maaş devletten ikramiye, bir maaşta bankalardan anlaşılıp promosyon verilerek bu iki sorun birlikte çözülebilir. Tabi ki bu siyasilere kalmış bir husus, 2 maaş üzerinde anlaşırlarsa emekli için çok iyi olur. Yaklaşan Kurban bayramında emeklinin ikramiyeye çok ihtiyacı var.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) olarak tek çatı altında kurumsal birleşme sağlanandı. Diğer taraftan Emekli Sandığı, SSK ve BAĞKUR’un tek prim ödeme sistemi ne göre yeniden yapılandırılarak tüm emeklilik sistemlerinin birleştirilip, farklılıklar giderilmeli ve nihai hedef olan tek emeklilik sistemine geçilmelidir. Bu konuda acele etmeden dünyadaki örnekleri incelenip bir kerede doğru olan yasal düzenleme yapılmalıdır.
Emeklilere yalnız “enflasyon oranında zam” yapmak adil olmadığı gibi  “sürekli seyyanen zam” yapmak da prim sistemi içinde pek adil gözükmüyor. Çok prim ödemenin anlamı kalmıyor. Seyyanen zammın süreklilik arz etmeden ara sıra dengeleme için kullanılması gerekiyor.
Ülkenin kalkınmasından da emeklinin pay alması, emekliye “refah payı” verilmesi ayrıca çalışırken ailesi olanın emekliyken ailesinin yok olmadığı gerçeğinden hareketle aile yardımından emeklilerinde faydalandırılması gerekir.
Yaşamlarının genç, dinç ve sağlıklı bölümünü çalışarak geçirdikleri ve primlerini ödedikleri nihayetinde emekli oldukları göz önüne alınarak, yaşlılık-emekli dönemindeki yaşamında eşi ve kendisinin sağlıkla ilgili muayene ve ilaç kesintilerin kaldırılması sosyal devlet anlayışının bir gereği olacaktır.
Çalışan emeklilerden kesilen SGDP, özel iş yapan yani ticarethane işleten ve adam çalıştıran emeklilerden tamamen kaldırılmalı, bu konuda yasal düzenleme yapılmalıdır.
Emeklilikte yaşa takılanlar için bir formül üretilmeli, örneğin; belirlenecek matematiksel formüle bağlı olarak isteğe bağlı düşük maaş ödenmesi ile erken maaş bağlanması sağlanabilmelidir.
Emeklinin ekonomik koşulları düzelmeden, emekliye ucuz tatilde hayal. O sebeple en son yapılacak iş tatil meselesi gözüküyor. Ancak evi olmayan emekliye TOKİ’den ucuz konut için kontenjan ayrılması iyi bir uygulama, bunun daha da geliştirilmesi ile kirada emekli kalmaması hedeflenmelidir.
Elektrik, su, doğalgaz ve toplu ulaşım araçlarına ilişkin harcamalarından, en azından emekliden vergi alınmamalı, bu konuda düzenleme yapılmalıdır.
Son söz olarak; tüm siyasi partilerin emekli sorunları için belirlenen bu konulara fazla itiraz etmeyecekleri, ortak bir noktada buluşacakları ve çözüm üreteceklerini düşünüyoruz. 
 Bu yazı habergz.com'da yayımlanmış olup 6685 defa okunmuştur .

20 Temmuz 2015 Pazartesi

BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ KONUSUNDA BİLMEMİZ GEREKENLER


Bireysel Emeklilik Sisteminde olanlar veya girmek isteyenler işte sistemle ilgili bilmeniz gerekenler…

Bireysel Emeklilik Sisteminde olanlar veya girmek isteyenler bu konuda çıkartılan Yönetmelik ve yapılan değişiklikler bakın sizlere ne tür hak ve vecibeler getiriyor. Bunları sizler için özetledik.
Sistem; Bireysel emeklilik sistemi, mevcut kamu sosyal güvenlik sisteminin tamamlayıcısı olarak kurulmuştur. Temel amacı, bireylerin çalışma yaşamları boyunca yaptıkları düzenli tasarrufların yatırıma yönlendirilmesini sağlayarak, oluşacak birikimlerle, tasarruf yaptıkları dönemde sahip oldukları refah seviyesinin emeklilik döneminde de devam etmesini sağlamaktır. Sistem gönüllü katılım esasına dayanmaktadır.
Kanun; Kamu sosyal güvenlik sisteminin tamamlayıcısı olarak,  bireylerin emekliliğe yönelik tasarruflarının yatırıma yönlendirilmesi ile emeklilik döneminde ek bir gelir sağlanarak refah düzeylerinin yükseltilmesi, ekonomiye uzun vadeli kaynak yaratarak istihdamın artırılması ve ekonomik kalkınmaya katkıda bulunulmasını teminen, gönüllü katılıma dayalı ve belirlenmiş katkı esasına göre oluşturulan bireysel emeklilik sisteminin düzenlenmesi ve denetlenmesi amacıyla 7.4.2001 tarih ve 24366 sayılı RG de yayımlanan 4632 sayılı “Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu” yürürlüğe girmiştir.2007 de 5684 ve 2008 de 5728 sayılı Kanunlarla değişiklik yapılmış, Anayasa Mahkemesinin 2008/17 ve 2010/44 sayılı kararı gereği  8. Maddesi 2011 yılında iptal edilmiş, 2012 de 6327 ve 2013 de 6456 sayılı kanunlarla değişiklik yapılmıştır.
Yönetmelik; Kişilerin bireysel emeklilik sistemine girmesine, emeklilik sözleşmesinin düzenlenmesinden sona ermesine kadar geçen süreçte emeklilik sözleşmesine taraf olanların hak ve yükümlülüklerine ve bireysel emeklilik sisteminin işleyişine ilişkin esas ve usulleri düzenlemek amacıyla 9 Kasım 2012 tarih ve  28462 sayılı  Resmî Gazete yayımlanan “ Bireysel Emeklilik Sistemi Hakkında Yönetmelik ” çıkartılmış ve 25 Mayıs 2015  tarih ve 29366 sayılı Resmî Gazete yayımlan “Bireysel Emeklilik Sistemi Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’le bazı maddelerinde değişiklikler yapılmış olup  değişikliğe ilişkin bu Yönetmelik 1.1.2016 tarihinde yürürlüğe girecektir.
Tarafların bu Yönetmelik kapsamdaki diğer hak ve yükümlülüklerini düzenleyen “Emeklilik Sözleşmesi” yapmaları neticesinde karşılıklı menfaatler korunmuş olacaktır.
Bireysel Emeklilik Yönetmeliği ile uygulamaya ilişkin getirilenler özetlenir ise;
· Bireysel emeklilik sistemine girmek isteyenlere, sisteme girme kararını etkileyebilecek hususlar hakkında Şirketler dürüstlük ilkeleri çerçevesinde bilgi verecek, kişinin emekliliğe yönelik beklentilerine, gelir düzeyine ve yaşına uygun bir emeklilik planı teklifi sunacak,
· Emeklilik sözleşmesi, karşı karşıya gelinmeksizin şirketin İnternet sitesi veya çağrı merkezi yahut şirketçe yetkilendirilen çağrı merkezi aracılığıyla düzenlenebilecek,
· Katılımcı, teklif formunun imzalanmasını veya teklifin onaylanmasını müteakip altmış gün içinde cayma hakkına sahip olacak,
· Sisteme giriş tarihi açısından en eski tarihli sözleşme dikkate alınarak belirlenecek,
· Şirket, emeklilik sözleşmesini, on iş günü içinde katılımcının adresine gönderecek,
· Emeklilik planı, bireysel emeklilik planı veya grup emeklilik planı olarak düzenlenebilecek,
· Bireysel emeklilik hesabındaki birikimin ve ödenen katkı paylarının fonlar arasındaki dağılım oranları veya tutarları, bir yılda azami altı kez değiştirilebilecek,
· Emeklilik planı bir yılda azami dört kez değiştirilebilecek,
· Akdedilmiş bir emeklilik sözleşmesi kapsamındaki birikimin başka bir şirkete aktarılabilmesi için sözleşmenin, yürürlük tarihinden itibaren en az iki yıl süreyle şirkette kalması gerekecek,
· Sistemden ayrılma ve emeklilik hakkı hariç diğer hakların katılımcı ad ve hesabına katkı payı ödeyen kişiler tarafından kullanılması kararlaştırılabilecek,
· Emeklilik sözleşmesi süresi içinde katkı payı tutarı ve ödeme dönemi değiştirilebilecek,
· Emeklilik sözleşmesi süresi içinde katkı payı ödenmesine ara verilebilecek,
· Emeklilik sözleşmesini emekliliğe hak kazanmadan sona erdirmesi halinde katılımcı, sona erdirilen sözleşme bakımından bireysel emeklilik sistemine giriş tarihinden kaynaklanan süreye ilişkin haklarını kaybedecek,
· Katılımcının maluliyet hali nedeniyle sistemden ayrılma talebinde bulunabilecek,
· Katılımcının vefat etmesi halinde birikimleri ve varsa hak kazanılan devlet katkısı ve getirileri, belirtilen lehdarlara veya kanunî mirasçılarına ödenecek,
· Katılımcı, bireysel emeklilik sistemine giriş tarihinden itibaren en az on yıl sistemde bulunmak koşuluyla 56 yaşını tamamladıktan sonra emekliliğe hak kazanacak, Katılımcı isterse, emeklilik hakkını ileri bir tarihte kullanabilecek,
· Emekliliğe hak kazanan ve bireysel emeklilik hesabındaki birikimini almak isteyen katılımcı, toplu para, programlı geri ödeme ya da yıllık gelir sigortası seçeneklerinden birini seçebilecek,
· Birikimini ve devlet katkısı hesabındaki tutarları programlı geri ödeme yoluyla almak isteyebilecek,
· Hazırlanacak bir program çerçevesinde hesabından kendisine aylık, üç aylık, altı aylık veya yıllık dönemlerde düzenli ödeme yapılmasını talep edebilecek,
· Katılımcının hesabında kalan tutarın tamamını istediği anda alma hakkına sahip olacak,
· Birden fazla emeklilik sözleşmesi bulunan katılımcı, hesapları ile birleştirmek suretiyle emeklilik hakkını kullanabilecek,
· Bireysel emeklilik hesabına ödenen katkı payları ile katılımcının birikimi üzerinden yönetim gider kesintisi alınabilecek,
· Fona ilişkin giderlerin karşılanması için fondan gider kesintisi yapılabilecek,
· Giriş aidatı, yönetim gider kesintileri, fon toplam gider kesintileri ve bunların uygulanma şekli teklif formunda ve emeklilik sözleşmesinde açıkça belirtilecektir.
Devlet Katkısı; 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi ile 29/12/2012 tarihli ve 28512 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Bireysel Emeklilik Sisteminde Devlet Katkısı Hakkında Yönetmelik” ve 7/6/2013 tarihli ve 28670 sayılı “Bireysel Emeklilik Sisteminde Devlet Katkısı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik” ile Bireysel emeklilik sisteminde devlet katkısı uygulaması teşvik için hayata geçirildi. Yönetmelik ve yapılan değişiklikler neler getiriyor özetlenir ise;
· Eski sistemdeki vergi avantajı uygulamasında, bu avantajdan sağlanan  tutar katılımcıya geri dönüyordu. Yeni düzenlemede devlet katkısı da katılımcıların hesaplarına yatırılacak, böylece daha fazla tutar tasarrufa yönlendirilecek,
· Ayrıca devlet katkısı ve getirileri haczedilemeyecek,  rehin edilemeyecek veya iflas masasına dahil edilemeyecek,
· Yeni uygulama kapsamında, devlet katkısının oranı %25'olacak,
· Bir katılımcıya bir takvim yılında ödenebilecek devlet katkısı, yıllık brüt asgari ücretin %25'i ile sınırlı olacak,
· Bireysel emeklilik hesabınıza ödeme yaptığınız zaman, bu ödeme ile ilgili bilgi Emeklilik Gözetim Merkezi’ne (EGM) bildirilecek, EGM de bu bilgiyi ilgili kamu kuruluşuna iletecek,  İlgili kamu kuruluşu ise devlet katkısını alt hesabınıza yatıracak,  Devlet katkıları da yatırıma yönlendirilerek bu tutarlar üzerinden de ekstra gelir elde etmeniz sağlanacak,
· Devlet katkısı için hak ediş süreleri bulunuyor. İlk üç yıl içinde sistemden çıkılması durumunda alınamayacak,  Üçüncü yılın sonunda katılımcı devlet katkısının %15'ini, altıncı yılın sonunda %35'ini, onuncu yılın sonunda %60'ını, emekliliğe hak kazandığında ise tamamını alabilecek,
· Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sisteme girmiş olan katılımcılar için, devlet katkısına hak kazanma süreleri kapsamında ek bir avantaj sağlanmış olup, 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren üç yıl sistemde kalmak koşuluyla bir defaya mahsus olmak üzere; Sistemde 3 yıldan fazla, 6 yıldan az bulunan katılımcılara 1 yıl, Sistemde  6 yıldan fazla, 10 yıldan az bulunan katılımcılara 2 yıl, Sistemde 10 yıldan fazla bulunan katılımcılara 3 yıl süre eklenecek,
·  10 yıldan önce sistemden çıkmanız durumunda getiri üzerinden %15, 10 yıl süreyle sistemde kalıp 56 yaşını doldurmadan sistemden çıkmanız durumunda getiri üzerinden %10, Emeklilik, vefat veya maluliyet sonucu sistemden çıkmanız durumunda getiri üzerinden %5 stopaja tabi olacak,
·  Sistem uzun yıllar hizmet vermeyi amaçladığı için 10 yıldan önce çıkış yapılması halinde, katılımcının bireysel emeklilik planına bağlı olarak kesinti uygulanabilecek,
·  Emeklilik sözleşmesinin yürürlük tarihinden itibaren onuncu yılını dolduranlardan, vefat veya maluliyet nedeniyle yahut emeklilik hakkını kullanarak ayrılanlardan ertelenmiş şekildeki giriş aidatı tahsil edilmeyecek,
·  Katılımcıların sahip oldukları pay adedi Takasbank nezdinde katılımcı bazında ve katılımcıların erişebileceği şekilde izlenebilecektir.
Bu yazı  habergzt.com.'da yayımlanmış olup 6709 defa okunmuştur .

13 Temmuz 2015 Pazartesi

YENİ NESİL TV ALIRKEN NELERE DİKKAT ETMELİ

Yeni nesil TV alırken her şeyden önce ihtiyacınıza göre seçim yapmalısınız…

Bilişim teknolojisinde inanılmaz gelişmeler oluyor. Alınan cihazların senesi dolmadan bir üst versiyonu ya da yeni modeli çıkıyor. Neredeyse insanlar bu değişime ayak uyduramaz hale geldi. Yeni nesil TV’ler çok akıllı. Akıllı TV’ler de günümüzde çok gözde. O kadar çeşit varken insanların aklıda karışmıyor değil. Bu sebeple TV alırken dikkat etmeniz gerekenleri sizler için araştırdık ve aşağıda özetlemeye çalıştık.
Televizyon almak için mağaza ve ya marketleri gezmeye başlamadan önce televizyonu hangi amaçla kullanacağınızı belirlemeniz gerekiyor. Ne tür TV’ye ihtiyacınız olduğunu belirlerseniz işiniz baştan kolaylaşıyor.
·         Dizi, haber gibi standart TV yayınlarını izleyeceğim,
·         TV’yi maç, film ve oyun amaçlı da kullanacağım,
·         TV’de İnternet kullanacağım, dolayısıyla Smart TV özelliği de olsun, derseniz ona göre seçim yapmalısınız.
Dizi, haber izlemek gibi gündelik ihtiyaçlar için ise daha az özellikli, makul fiyatlı bir TV sizin için uygun olabilirken, maç ya da film izleme amaçlı ise daha donanımlı, yüksek görüntü (HD-FullHD-UDHD) ve ses kalitesine sahip modeller tercih etmeniz ideal olacaktır. Eğer İnterneti de olsun derseniz SMART özelliği olması gerekiyor. Bunlar alacağınız TV’nin direk fiyatını etkileyen ana unsurlar.
Kullanmayacağınız özellikler için fazladan para ödememek ve yeni çıkan bir ürünü yüksek fiyattan almak yerine 1-2 ay bekleyip daha iyi bir fiyata almanız da uygun olacaktır.
İhtiyacınızı belirledikten sonra dikkat etmeniz gereken noktalar;
Boyut; Televizyon alırken en önemli konu, hiç kuşkusuz boyut seçimi olacaktır. TV’nin boyutu  elbette fiyatını belirleyen en önemli  özelliklerinden biri. Ekran büyüdükçe fiyatlarda artıyor. Televizyonu ne kadar uzaklıktan izleyeceğiniz boyutu belirlerken önem arz ediyor. Oturma mesafesinde çok büyük TV alıp sıkıntı yaşayanlarla çok karşılaşırız. Veya tam tersi çok büyük bir mekanda küçük boyutlu TV alarak bu mesafeden çok izleme mesafesini uzattığı için çok daha kötü görüntüler alanlarla karşılaşmaktayız. Bu gibi durumlarda kendinize sormanız gereken izleme mesafesidir. Ne kadar uzaktan izleyeceğiniz çok önemlidir.
Mesafelere göre belirlenen boyutlar;
1- 2 metre mesafe: 22 ve 26  inç (55-66 cm) boyutlar,
2- 3 metre mesafe: 32 ve 40  inç (80-102 cm) boyutlar,
3- 4 metre mesafe: 42, 47 ve 50 inç (106-119-127 cm) boyutlar,
4  metre üstü mesafe: 52 inç ve üzeri (132-140-153 cm) boyutlar.
Günümüz teknolojisinde görüntü kalitesinin artırılması sayesinde daha kısa mesafelerden daha büyük ekranlarda daha net seyir imkânı sağlanmış durumda. Ancak TV’nin ebatı da kullanım alanı ile direk orantılı olması gerekiyor, aksi takdirde uyumsuz bir görüntü oluşturabiliyor.
Ekran Türü; Plazma TV mi? LED TV mi? Son dönemde Plazma ekranlı televizyonlar yerine  LED ve Ultra HD ekranlı televizyonlar tercih ediliyor. Hatta TV üreticileri de yavaş yavaş Plazma TV üretiminden çıkıyor. Artık LED TV’ler ve Ultra HD TV’ler popüler. LED ve Ultra HD televizyonları seçerken de bütçenize göre hareket etmeniz yararınıza olacak. Çünkü Teknoloji sınır tanımıyor. Özellikler artıkça fiyatta astronomik rakamlara ulaşıyor. LED ya da LCD; Panel, televizyonda görüntünün oluştuğu alana yani aslında ekrana verilen isimdir. LCD paneller yerini LED panellere bıraktı. LED panel teknolojisi, ortamdaki ışık ne düzeyde olursa olsun dış ortam ışığının ekrandan kullanıcıya yansımasını önleyerek görüntünün keskinliğini koruyor. Artık LCD panel teknolojisi de eskidi ve ucuzladı. Görüntü kalitesi sizin için önemliyse alacağınız televizyonun LED ekran olması bu açıdan önemli.  Yeni LED TV’ler  her açıdan net görüntü verebilmektedir. Satın alacağınız  LED TV’nin yeni nesil ekran olup olmadığını anlamak için yayındayken TV’ ye alttan, üstten, yandan  çaprazlama bakmak gerekir. Tüm bu farklı açılardan bakmada görüntü ve renkler hiçbir şekilde değişmiyorsa yeni nesil ekran teknolojisi kullanılıyor demektir.
3D; 3D özelliği televizyon yayınlarını ve filmleri 3D izlemenizi sağlar. 3D özellikli televizyon satın alanların çoğunluğu, bu özelliği nadiren kullanıyor. Bu nedenle eğer kullanmayı düşünmüyor ya da az kullanacağınızı düşünüyorsanız 3D özelliği olmayan televizyon modellerini daha uygun fiyatları ile tercih edebilirsiniz. 3D yayın yapan kanal sayısının az dolayısıyla biraz gereksiz bir tercih gibi geliyor bana. Eğer gereksiniminizi 3 boyutlu olarak belirlediyseniz en önemli nokta içerisinden çıkacak gözlük sayısı. 3D gözlükte bildiğiniz üzere 2 seçeneğimiz bulunuyor. Biri aktif 3D gözlükler, diğeri ise pasif 3D gözlükler. Bu gözlükleri bazı avantajları ve dezavantajları bulunmakta. Aktif 3D Gözlük; Avantajı, renk doygunluğu, aydınlık görüntü, Full HD görüntü vermesi, izleme açısının yüksekliği, Dezavantajı, ağır gözlük, gözü yorması, uzun süreli kullanımda göz ve baş ağrısına neden olması. Pasif 3D Gözlük; Avantajı, hafif gözlük, derinlik ayarı yapılabilmesi, izlemesi daha rahat, Dezavantajı, Çözünürlüğün düşmesi, koyu görüntü, İzleme açısının darlığı,

Çözünürlük; Çözünürlük konusu da da bütçenize göre hareket etmeniz gerekiyor. HD, FULLHD ya da ULTRAHD. Şimdilerde Full HD ve Ultra HD TV’ler piyasada. Yeni trend 4K TV'ler (UDHD) olacak gibi görünüyor, en azından bir süre için. Peki Ultra HDTV (veya UDTV) olarak da bilinen 4K TV'lerin bildiğimiz 1080p TV'lerden ne farkı var? 1080p çözünürlüklü bir televizyon, yani 1920x1080 çözünürlüklü bir TV, 2K'ya denk geliyor. 4K TV'ler ise 3840x2160 piksellik bir çözünürlük sunuyorlar. Bu çözünürlük, 1080p TV'lerin sunduğu çözünürlüğün dört katına denk geliyor. 4K çözünürlükteki modeller yeni olmaları nedeniyle yüksek fiyatlıyken Full HD modeller çok daha uygun fiyatlar ile satılıyor. Standart yayın kalitesi ister HD, ister Full HD olsun her televizyonda aynıdır. Eğer standart yayına sahipseniz HD bir televizyon sizi oldukça tatmin edecektir. Ancak günümüzde birçok Kanal Full HD yayına geçti. Bütçeniz elverdiği ölçüde en az Full HD TV seçmenizde yarar var. Yüksek görüntü kalitesinde film ve maçları yanı başında gibi izlemek için Full HD cihazları tercih etmeniz gerekmektedir. TV yayınlarında çözünürlüğün artması büyük ekranlı TV’lerin daha yakın mesafeden net izlenmesine de katkı sağlıyor. Bazı marka TV’lerde yayın (standart -SD, HD) nasıl olursa olsun yükseltme özelliği ile Ultra HD görüntü kalitesine yakın görüntü verebiliyor.
Yenileme Hızı; Yenileme hızı görüntünün ekrana gelme hızıdır. Ne kadar yüksek olursa o kadar canlı görüntü imkânına sahip olursunuz. Türkiye’deki standart yayın (SD) sinyal kalitesi 50 Hertzdir. Ancak bazı HD yayınlar bu sinyal seviyesinin üzerine çıktığından yayın sinyal kalitesinin en az 100 Hertz olması yeterli olacaktır. HD yayınlarda sinyal değeri en fazla 100 Hertz olarak görülür. Ancak Full HD ve üzeri yayınlarda bu seviye yetersiz kalabilir. Bu sebeple seçeceğiniz televizyonun minimum 200 Hertz olmasına dikkat ederek, garanti bir tercih yapabilirsiniz. Ayrıca, Televizyon alırken tepkime süresinin mümkün olduğunca az olmasına özen gösterin. Tepkime süresi genellikle “ms” kısaltmasıyla belirtilir. Bu oran ne kadar düşükse o kadar iyidir. İyi bir görüntü yakalamak istiyorsanız tepkime süresi minimum 5-8 ms olan televizyonları tercih etmeniz iyi olur.
Dâhili Uydu Alıcı; Artık üreticiler HD yani yüksek çözünürlüklü yayınları alabilen uydu alıcılarına sahip televizyonlar üretiyor.  TV’nizde dahili uydu alıcısı olması büyük bir avantaj. Eğer dahili uydu alıcılı bir TV modeli seçerseniz artık ayrı bir uydu alıcısı almanıza gerek yok. TV’ler içerisindeki uydu alıcısı sayesinde ekstre masraf yapmaktan kaçınmış olursunuz.. Dahili uydu alıcısı televizyon ile çok uyumlu entegre bir kullanım sunmaktadır. Kanal geçiş hızları daha yüksek oluyor. Bu durumda sade çanak anten bağlantısı yapmak yeterli oluyor.
Portlar: Portlar dış birimlerle TV’niz arasında ki bilgi-veri alışverişini sağlar. HDMI; Kusursuz bir görüntü elde etmek için ihtiyacın olanlardan biri de HDMI. Seçeceğiniz televizyonda en az 2 tane HDMI portu olması iyi olur. USB Girişi: Modern televizyonların hemen hemen hepsinde USB girişi var. USB girişi sayesinde DVD Player ya da Blu-ray Playera gerek duymadan filmlerini izleyebilirsin. DLNA (Opsiyonel) : DLNA sahibi cihazlar genelde bir RJ-45 soketine ya da Wi-Fi modülüne sahip olurlar. Bu sayede televizyona evdeki LAN bağlantın ile bağlanıp görüntü ya da video aktarımı yapabilirsin. Televizyonunda CI+ soketi olursa CAM Modülü ile D Smart, Filbox, yayınları için ayrıca bir receiver kullanmanıza gerek yok. Şifreli dijital yayınları izlemek için abonelik kartı ve modül gereklidir. Modülü televizyon veya uydu alıcısındaki CI yuvasına takarsınız, abonelik kartını da modüle yerleştirip şifreli yayınları izlersiniz.
Smart TV; İnternet bağlantısına sahip televizyonlar artık ihtiyaç gibi görünüyor. Gün geçtikçe yaygınlaşmaya başlayan Smart TV’lerin temel özelliği interneti televizyonun içine dahil etmesidir. Bu cihazları incelerken uygulama listelerine bakmanızda yarar var. Sık kullandığınız veya sevdiğiniz uygulamaları destekleyen akıllı bir televizyon sizin için daha doğru bir seçim olacaktır. Böylelikle televizyonda bulunan tarayıcıdan ya da uygulamalardan yararlanarak internette gezinebilir, YouTube videolarını, kaçırdığın dizileri televizyondan izleyebilirsin. IPTV uygulamalarını yükleyerek internet üzerinden TV yayınlarını seyredebilirsiniz. Cihazın internete kablolu mu yoksa kablosuz olarak mı bağlandığına dikkat edin. Kablosuz destekli cihazların daha kullanışlı ve pratikliğini dikkate alın.
Eski bir HD TV’niz varsa Smart özelliği sağlayacak Anroid Full HD  Smart Uydu alıcılar TV’nizi Smart özelliği sağlıyor. Diğer taraftan eski bir smart LED TV’niz varsa üzülmeyin Gelişim Kiti alarak (Evolution Kit) TV’nizin özelliklerini UltraHD TV’ye çevirebileceksiniz. Akıllı TV'nizin işlem hızını çift çekirdekten dört çekirdeğe çıkartan Evolution Kit ile daha yumuşak, daha hızlı ve güçlü performans elde edebiliyorsunuz. Gelişim Kiti sayesinde TV’nizi yenilemekten kurtuluyorsunuz.
Kavisli TV; Ekranın kavisli olması ilk etapta tasarım anlamın da  bir farklılık gösteriyor. Daha şık görüntü veriyor.  En avantajı derinliği artırması, bu derinlik artışının izleyiciye yansıyan avantajı ise kontrastların ve perspektifin daha da iyileştirilmesidir. Bu derinlik artışı sayesinde objelerde daha dışa taşan bir görüntü ve daha katmanlı yani öndekinin önde, geri plandakinin ise daha geri planda olduğu görüntü sunma imkânı sağlanıyor. Panelin kavis avantajından yararlanmak için TV ye yakın olunması gerekiyor, bu sebeple küçük ekranlı kavisli (Curved  UHD) TV’ler şimdilik üretilmiyor. Kavisli TV’yi seyrederken çemberin merkezinde hissi vermesi ayrı bir heyecan katıyor. 4K teknolojisiyle üretiliyor.. Duvara askı aparatları da mevcut. Tercih kullanıcıya kalıyor.
Garanti süresi; Televizyonunu tercih ettiğiniz markanın ürününe kaç yıl garanti verdiği ve Servis konusu da önemli. Eğer benzer özellikte ve fiyatlarda birkaç seçenek arasında kalırsanız daha faza garanti süresi olanı ve servis hizmetlerini de tercih sebebi edebilirsiniz.
 Bu yazı habergzt.com.^da yayımlanmış olup 29305 defa okunmuştur .

7 Temmuz 2015 Salı

İNTERNETİNİZ VARSA, TV YAYINI İÇİN KABLO KARMAŞASI ve ÇANAK ANTENE GEREK YOK

Evinizde İnternetiniz varsa IPTV ile TV yayınlarını hem de HD kalitesinde seyredebilirsiniz.


Çanak Anten kirliliği gelişmiş ülkelerde teknoloji firmalarını çözüm arayışlarına yitmiş ve internet üzerinden TV yayıncılığı gelişmiştir. Türkiye de de şimdiye kadar ortak çanak veya kablolu TV uygulamaları ile çözüm üretilmiş ancak sınırlı yayın alma imkânı olmuştur. Şimdi ise artık evinizde İnternetiniz varsa IPTV uygulaması ile TV yayınlarını hem de HD kalitesinde internet üzerinden seyredebilirsiniz. Hem de istediğiniz dünya TV lerini...

Nedir bu IPTV; Şifreli, şifresiz TV kanallarının ve depolanan video içeriklerinin, ip(internet protocol) paketlerine dönüştürülerek internet erişim teknolojileri üzerinden son kullanıcıya yayınlanmasıdır. 
Son kullanıcının evine alacağı bir stb(set top box) ile gelen dataları, TV sinyaline dönüştürerek televizyonundan rahatlıkla izleyebilecek. Üstelik bunun için bir bilgisayara da ihtiyaç duymadan.
IPTV; artık, insanların TV izleme anlayışlarını değiştirecek, eğlence ve iletişim anlayışına yepyeni boyutlar getiren teknoloji. IPTV gelişen internet teknolojisinin bir ürünü olarak ortaya çıkmış, günümüz televizyonlarına internet üzerinden kaliteli yayın hizmetini kazandıran, servis kalitesiyle ve sağladığı çeşitlilikle son kullanıcıyı heyecanlandıran , ticari kurumları kendine çeken yeni nesil bir teknoloji olarak yerini almıştır.
Çok seveceğiniz bir sistem. Yeter ki internet hattınız birkaç mbit’lik bir dsl olsun.
IPTV’nin en büyük getirisi interaktif uygulamalara imkân vermesi. IPTV sayesinde insanlar isteğe bağlı bir yayın özgürlüğüne kavuşmuş oluyorlar. Artık izleyicilerin, ne zaman neyi izleyeceklerini televizyon kanalı yöneticileri değil, kişinin kendisi karar veriyor. 
İnternete bağlı hizmetlerle çalışan, bilgisayarlara benzer işlevler sunan TV'lere Smart TVdeniyor. Smart TV özelliğine sahip bir televizyon ile; internete bağlanabilir, sosyal medya (youtube, facebook, twitter vb.) yürütümlerini kullanabilir, Smart TV için hazırlanan oyunları ve çoğu uygulamayı ve yine IPTV uygulamalarını da yükleyerek çalıştırabilirsiniz. Smart TV’nizi kullanarak binlerce HD veya 3d film dizi vs + birçok kanalı ücretsiz izleyebilirsiniz.
Smart TV’niz yoksa bu özelliği sağlayacak Anroid Full HD  Smart Uydu alıcılar bu işi hatta daha fazlasını görüyor. Hem internet üzerinden TV yayınını hem de çanak anten bağlantısı ile uydu yayını alabiliyorsunuz.
Anroid Full HD Smart  Uydu alıcılarla tüplü TV’lerinizi bile Smart özellikli seyredebiliyorsunuz. Smart özelliği olmayan Plazma ve LED TV’nizi tıpkı bilgisayar gibi kullanabiliyorsunuz. Dahili Wifi  ve Access Point özelliği olan cihazlar ile üstelik kablosuz internete bağlanabiliyorsunuz. İnternete bağlanıp gazetelerinizi okuyabiliyor, Youtube (Full Hd Destek)  bağlanıp video ve film seyredebiliyorsunuz. Smart Uydu alıcı TV’nizi Smart TV özelliğine kavuşturuyor.İçerisindeki uygulamalarla yüklü olan ücretsiz IPTV kanallarını seyredebiliyorsunuz. Yine film, dizi seyretme imkânınız var. Kısaca elinizdeki Akıllı Telefonlar ile ne yapıyorsanız bununla daha fazlasını yapıyorsunuz. Yine bu uydu alıcınızla, abone iseniz Tivibu, Digitürk, D Smart, Turkcell Superonline gibi yayıncı kuruluşların Android uygulamalarını aynı Android telefonlarda ki gibi yükleyip şifrenizi girerek ayrı bir cihaza gerek duymadan izleyebiliyorsunuz.
Servis sağlayıcılar IPTV hizmetleri için herhangi bir kota uygulaması yapmıyorlar. İlk getirildiğinde altyapı yetersizliği gerekçe gösterilerek dayatılan İnternet için  "adil kullanım kotası" uygulamasının, herkesin farkında olduğu gibi altyapının IPTV hizmetini sorunsuzca kaldırabilecek kadar geliştirilmiş olmasından dolayı artık kaldırılması gerekmektedir. Kullanıcılar bu yöndeki beklentilerini sıkça dile getirilmektedir.
Mobil cihazların internet erişimi için daha büyük bant genişlikleri ve yüksek hızlar sunan 4G ile birlikte mesajlaşma, görüntülü görüşme, mobil TV gibi hizmetler daha hızlı ve yüksek performansla gerçekleştirilebilecek. Artık 4G ile birlikte IP tabanlı bir sisteme geçilecek. İnternet protokolü vasıtasıyla bu sistemler büyüyecek. Baz istasyonlarını kullanarak televizyon izlenecek konuma gelinecek.
Bu yazı  habergzt.com.'da yayımlanmış olup 9412 defa okunmuştur .


ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLERİN PETROLE ETKİSİ

Her şeye rağmen yakın gelecekte petrol yakıtlı araçların pazar payının önemli bir kısmına elektrikli araç sektörü sahip olacak… İlk el...